Ticker

6/recent/ticker-posts

Header Ads Widget

Responsive Advertisement

Göbeklitepe'nin 12 Bin Yıllık Gizemi | İnsanlık Tarihi Yeniden Yazılacak

Göbeklitepe'nin 12 Bin Yıllık Gizemi İnsanlık Tarihi Yeniden Yazılacak



Bilim dünyası her geçen gün bulduğu yeni bulgular nedeniyle, geçmiş kabulleri güncellemek zorunda kalıyor. Göbeklitepe’nin keşfi, bilim dünyasının insanlık tarihi hakkındaki genel kabullerinin değişmesine neden oldu. 

Geçmiş bilimsel veriler, göçebe toplulukların tarım öğrenerek, çiftçilik ve hayvancılığın ortaya çıkışıyla yerleşik hayata geçtiğini kabul ediyordu fakat Göbeklitepe’de bulunan bulgular, dini merkezlerde sürekli olarak bir araya gelmelerin sonucunda, yerleşik hayata geçildiğini gösteriyor. 

Aslında Göbeklitepe bilimsel bulguların dışında, tarihin arkasına gizlenmiş birçok gizemler taşıyor.  Bilim insanları burası hakkında Hazreti Adem ve Hazreti Havva’dan tutunda, dünya dışı varlıklara kadar birçok tahmin ve söylemlerde bulunuyor. İnsanlık tarihinin yeniden yazılmasına neden olan ve bilim dünyasını şaşırtan bu gizemler neler? Bu gizemlere birlikte yolculuk yapalım.

1983 yılında, Şanlıurfa Kent Merkezi’ne 22 kilometre mesafedeki, Örencik Köyü’nde yaşan İbrahim Yıldız ismindeki kişi, tarlasını sürerken oymalı bir taşla karşılaşır ve bu taşı Şanlıurfa Kent Müzesine götürür.

1986 yılına kadar bu taş müzede saklanır. Daha sonra Alman arkeologlar bu taşı farkeder ve incelemeye başlar. Yıl 1992’ye geldiğinde Arkeologlar tarlanın sahibinden izin alır ve burada kazı çalışmaları başlanır.

Kazı çalışmaları ilerledikçe, Arkeologları şaşırtan ve tarihin yeniden yazılmasına neden olan bulgularla karşılaşılır. Burası tarihin ilk tapınağıdır. Kazılarda bilim insanları tarafından, "olağanüstü ve benzersiz" olarak nitelendirilen buluntular elde edilmiştir. 

Üzerinde hayvan rölyefleri bulunan, çapı 20 metreye, boyu 7 metreye varan dev T şeklinde sütunlar ortaya çıkarılmıştı. Bu sütunlar dairesel olarak dizilmişlerdi. Günümüze kadar yapılan kazılar buranın, Neolitik Çağ yerleşimi olduğunu göstermekte.

Kazılardan tapınma amacıyla törensel alanın mimari kalıntıları, dikili taşlar ve üzerinde kabartmalı yabani hayvan ve bitki figürlerinin bulunduğu taşlar gün yüzüne çıkartıldı. Yapılan testlerde, Göbekli Tepe'deki alan günümüzden 12.000 yıl önce inşa edildiği anlaşılmakta.

Bilimin bu zamana kadar anlattıklarına göre, bu dönemin insanları ilkel taş aletler kullanıyorlardı. Fakat kazı ekibinin başkanlığını yürüten Prof. Klaus Schmidt, bu konuda şunları söylüyordu : 

O dönemde yaşayan insanların tıpkı bugün olduğu gibi, düşünme kapasiteleri olduğu görülmektedir. Hep düşündüğümüz gibi ilkel insanlar değillerdir. Ağaçtan inip uygarlık kurmaya çalışan maymun benzeri yaratıklar oldukları düşünülmemelidir. Zeka yönünden bakacak olursak bize benzedikleri görülmektedir. 

Burada hayvan kemiklerine rastlanmış olmasına rağmen, insan kemiklerine rastlanılmamıştır. Bunun nedeni mezar geleneğinin bulunmaması ve ölülerin “Güneşe gömülmesinden kaynaklanır. 

Videonun devamını buradan izleyebilirsiniz ;


Yorum Gönder

0 Yorumlar